Süper izin düzenlemesi: Maden, enerji ve çevre mevzuatlarında önemli değişiklikler yapıldı

Yeni Gelişmeler

Maden, enerji, çevre ve mera mevzuatlarında önemli değişiklikler getiren 7554 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“7554 sayılı Kanun”), 24 Temmuz 2025 tarihli ve 32965 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 7554 sayılı Kanun metnine buradan ulaşabilirsiniz.

7554 sayılı Kanun neler getiriyor?
7554 sayılı Kanun ile 3213 sayılı Maden Kanunu (“Maden Kanunu”), 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda (“Elektrik Piyasası Kanunu”), 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun (“Yenilenebilir Enerji Kanunu”), 2872 sayılı Çevre Kanunu’nda (“Çevre Kanunu”) önemli değişiklikler yapıldı. Yapılan değişiklikler ile izin süreçlerinin hızlandırılması ve kolaylaştırılması, bu çerçevede izinlerin mümkün mertebe ilgili kurumlarca tek elden yürütülmesi amaçlanmaktadır. Buna ek olarak, söz konusu değişiklikler stratejik kaynakların etkin yönetiminin sağlanması adına çeşitli mekanizmalar öngörmektedir.
Söz konusu önemli değişiklikler ve yenilikler şu şekilde özetlenebilir:

1. Enerji mevzuatına ilişkin düzenlemeler

​a.Elektrik Piyasası Kanunu

7554 sayılı Kanun ile Elektrik Piyasası Kanunu’nda yapılan değişikliklerle, özellikle yenilenebilir enerji yatırımlarını hızlandırmaya yönelik önemli hükümler getirilmiştir.

• Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen geçici madde 33 ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) verilen yenilenebilir enerji yatırımları için acele kamulaştırma işlemlerini yürütme yetkisi, önemli değişikliklerden bir tanesi oldu. Buna göre EPDK, 31 Aralık 2030 tarihine kadar yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı önlisans veya üretim lisansı bulunan üretim tesisleri için gerekli olan özel mülkiyete konu taşınmazların temini amacıyla acele kamulaştırma işlemlerini yapabilecek. Bu süre, Cumhurbaşkanı’nın kararıyla beş yıl daha uzatılabilecek. Bu düzenleme ile yenilenebilir enerji projelerinin ihtiyaç duyduğu arazi temin süreçlerinin hızlandırılması ve mülkiyet sorunlarının hızlı çözümü hedeflenmektedir.
• Elektrik Piyasası Kanunu’nun geçici 4. maddesi ile halihazırda sağlanan izin, kira ve irtifak işlemlerinde uygulanmakta olan indirimlerin süresi uzatıldı. Buna göre, 31 Aralık 2030 tarihine kadar işletmeye girecek olan ve bir maden işletme ruhsatı ve izni kapsamında Maden Kanunu’nun 2. maddesinin IV. Grup (b) bendinde yer alan madenlerin girdi olarak kullanıldığı elektrik üretim tesislerinden, ulaşım yollarından ve lisanslarında belirtilen sisteme bağlantı noktasına kadarki Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (TEİAŞ) ve dağıtım şirketlerine devredilecek olanlar da dâhil enerji nakil hatlarından, lisans tarihinden itibaren 15 yıl boyunca izin, kira, irtifak hakkı ve kullanma izni bedellerine %85 indirim uygulanabilecek. Böylelikle, indirimden yararlanacak tesisler için son işletmeye giriş tarihi 31 Aralık 2020 tarihinden 31 Aralık 2030’a uzatıldı ve indirim süresi 10 yıldan 15 yıla çıkarıldı.
• Önemli bir değişiklik olarak Elektrik Piyasası Kanunu’na geçici madde 34 eklendi. Bu yeni geçici madde uyarınca, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (“Bakanlık”), yapı ruhsatı veya yapı kullanma izin belgesi olmadan tesis edilerek 31 Aralık 2024 tarihinden önce kısmen veya tamamen işletmeye girmiş olan lisanslı elektrik üretim tesisleri ve bunların zorunlu altyapı unsurları için “Üretim Tesisi Uygunluk Belgesi” düzenleyebilecektir. Tesislerin imar planlarına işlenmiş bulunması, üretim lisansı sahibi tüzel kişilerce bu geçici maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde müracaat edilmesi ve ilgili teknik rapor ve belgelerin sunulması şartıyla yapılacak olan bu işlem için, ilgili tesis türü için EPDK tarafından belirlenen güncel birim yatırım tutarı ile hesaplanan toplam yatırım tutarının 1/1.000’i olarak hesaplanan bir bedel ödenecektir. Bu belge, elektrik üretim tesisi ve elektrik üretiminin zorunlu altyapı unsurları kapsamındaki tüm yapılar için tek bir belge olarak düzenlenecek ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı yerine de geçecek. Bu kapsamdaki elektrik üretim tesisleri için bu geçici maddenin yürürlük tarihinden önce 3194 sayılı İmar Kanunu (“İmar Kanunu”) uyarınca alınmış idari yaptırım kararları, yıkım kararları ve idari para cezaları uygulanmayacak ve yapılmış itirazlar veya açılmış davalar hakkında resen karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek.

b. Yenilenebilir Enerji Kanunu

7554 sayılı Kanun ile Yenilenebilir Enerji Kanunu’nda da önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Bunlar özetle şu şekildedir:

• 31 Aralık 2030 tarihine kadar işletmeye girecek Yenilenebilir Enerji Kanunu kapsamındaki yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesislerinden, ulaşım yollarından ve lisanslarında belirtilen sisteme bağlantı noktasına kadarki TEİAŞ ve dağıtım şirketlerine devredilecek olanlar da dâhil enerji nakil hatlarından lisans tarihinden itibaren 10 yıl boyunca izin, kira, irtifak hakkı ve kullanma izni bedellerine %85 indirim uygulanacak. Daha önce bu madde kapsamındaki tesislerin indirimden faydalanabilmesi için 31 Aralık 2025 tarihine kadar işletmeye girmesi gerekiyordu, değişiklik ile süre uzatıldı.
• Bunun yanında, orman vasıflı taşınmazlarda rüzgâr veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinin kurulabilmesine ilişkin izin sürecinin detayları belli oldu. Buna göre:
  • Orman izni artık ön lisans ile aynı süre için geçerli olacak. Projede üretim lisansına geçilemezse izin re’sen sona erecek. EPDK’nın üretim lisansını ilgili idareye bildirmesi hâlinde izin, lisans süresi sonuna kadar uzatılacak.
  • Proje ve etüt aşamasındaki ölçüm ve sondaj faaliyetleri için, ilgili projenin ön lisans veya üretim lisansı almış olması şartı aranmaksızın izin verilebilecek.
  • İzin başvuruları, başvuru tarihinden itibaren azami 60 gün içinde sonuçlandırılacak.
  • Rüzgâr veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerine ilişkin proje tanıtım dosyası veya çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) raporu hazırlanması süreçlerinde, rüzgâr projelerinin ana kuş göç yolları üzerinde, güneş projelerinin ise ana kuş göç yolları üzerindeki darboğazlarda olması halinde, ornitolojik gözlem yapılması zorunlu olacak. Diğer alanlardaki rüzgâr ve güneş projeleri için ornitolojik gözlem yapılması gerekmeyecek.
• Bir diğer önemli düzenleme ise rüzgâr veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinin imar süreçlerine ilişkindir. Buna göre:
  • İmar Kanunu’nun 4. maddesindeki istisnalar saklı kalmak kaydıyla, ön lisans veya üretim lisansı bulunan rüzgâr veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinin imar planları, parselasyon planları ve bunların değişiklikleri Bakanlık tarafından da onaylanabilecek. Bakanlık tarafından onaylanan imar planları ve parselasyon planları, onay tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek. Onaylı planlar, Bakanlık internet sitesinde 15 gün süre ile ilan edilecek, itiraz olmaması halinde ilan süresinin sonunda kesinleşecek.
  • Ön lisans veya üretim lisansı bulunan rüzgâr veya güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinde yer alan yapı ve müştemilata ilişkin yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı Bakanlık tarafından da düzenlenebilecek.
  • İmar planları Bakanlık tarafından onaylanan tesislerde ruhsatsız olarak yapımına başlanıldığı tespit edilen yapılar ile yapı ruhsatı Bakanlık tarafından düzenlenen yapılardan ruhsata aykırılığı tespit edilenler için İmar Kanunu’nun 32. ve 42. maddeleri çerçevesinde yapılacak işlemler ve idari yaptırımlar Bakanlık tarafından tesis edilecek. Yapılara ilişkin yıkım kararı alınması hâlinde, Bakanlık’ın bildirimi üzerine, ilgisine göre büyükşehir belediyesi, belediye veya il özel idaresi tarafından yıkım işlemi gerçekleştirilecek.
  • Ön lisans veya üretim lisansı bulunan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretim tesislerine ilişkin yapı ruhsatı başvurularında, acele kamulaştırma kararına istinaden mahkemece verilen taşınmaza el koyma kararı, ruhsat alma şartları içerisinde değerlendirilecek belge sayılacak.
  • Bu değişikliklerin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenecek.

Son olarak, 4342 sayılı Mera Kanunu (“Mera Kanunu”) uyarınca, tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaklardan Mera Kanunu’nda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz, hal böyle iken bazı durumlarda tahsis amacı değişikliklerinin yapılabileceği Mera Kanunu’nda düzenlenmekteydi. 7554 sayılı Kanun ile Mera Kanunu’nda değişikliğe gidilerek, Yenilenebilir Enerji Kanunu kapsamında ilan edilen yenilenebilir enerji kaynak alanları (YEKA) için ihtiyaç duyulan yerlerin de tahsis amaçlarının değiştirilebileceği düzenlenmiştir.

2. Maden mevzuatına ilişkin düzenlemeler

7554 sayılı Kanun ile Maden Kanunu’nda önemli değişiklikler yapıldı. Bunlar özetle şu şekildedir:

• Maden Kanunu’nun “Ruhsat Bedeli” tanımında yer alan “çevre ile uyum teminatı” atıfları ve ifadeleri kaldırıldı. Çevresel rehabilitasyon amacıyla alınacak tutar rehabilitasyon bedeli altında düzenlendi. Ayrıca Maden Kanunu’na madencilik faaliyetleriyle bağlantılı bazı yeni kavramlar eklendi. Özellikle “Kurul^[1]”, “Rehabilitasyon”, “Rehabilitasyon Bedeli Hesabı” ve “Tahsil Dairesi” gibi tanımlar Maden Kanunu metnine dahil edildi.
• Özel çevre koruma bölgeleri, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’na göre korunan alanlar, sulak alanlar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, ormanlar, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’na göre ilan edilen kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri, turizm merkezleri, 3621 sayılı Kıyı Kanunu’na göre korunması gerekli alanlar, birinci derece askeri yasak bölgeler, 1/5000 ölçekli imar planı onaylanmış alanlar, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında kalan sit alanları ile madencilik amacı dışında tahsis edilen ve Maden Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından uygun görüş verilen elektrik santralleri, organize sanayi bölgeleri, endüstri bölgeleri, petrol, doğal gaz ve jeotermal boru hatları gibi yatırım alanlarına ait koordinatlar ilgili kurumlar tarafından MAPEG’e bildirilecek.
• Ormanlar hariç olmak üzere bildirilen alanlarda ruhsat düzenlenmeden önce MAPEG, ilgili kuruma proje hakkında görüşünü sorarak izin talebinde bulunacak. İlgili kurum değerlendirmelerini tamamlayarak üç ay içinde izin talebine cevap verecek. Bu süre içerisinde cevap verilmemesi durumunda ilgili kuruma MAPEG tarafından bir ay ilave süre verilecek. Bu süre sonunda da karar bildirilmezse, izin verilmiş sayılacak. Verilen izin, işletme ruhsatına geçiş veya temdit değerlendirmelerinde o alanda devam edecek. Ancak idarenin projede veya rehabilitasyon projesinde değişiklik talep etmesi mümkün olacak.
• Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine göre MAPEG’in talebi üzerine üç ay içinde 24 ay süreyle bedelsiz izin verilecek. MAPEG tarafından talep edilmesi halinde izin süresi 12 ay uzatılacak. Bu değişikliğin yürürlüğe girmesinden önce verilen izinler ruhsat süresince devam edecek ve altı ay içerisinde MAPEG’e devredilecek. Arama faaliyeti için izin verilen alanlarda mücbir sebepler ve kısıtlayıcı yasal hükümler hariç işletme faaliyetine de izin verilecek.
• Ruhsat düzenlendikten sonra alan, izne tâbi hâle gelse dahi madencilik faaliyetlerine devam edilecek. Ancak ruhsat sahasında kültür varlığının tespiti hâlinde madencilik faaliyetlerine devam edilebilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uygun görüşü aranacak.
• Ruhsatlandırma sürecinin bir parçası olan ÇED işlemleri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (ÇŞİDB) tarafından yürütülecek ve buna ilişkin izin süreçleri kapsamında alınması gereken kurum görüşleri veya ÇED belgelerini MAPEG organize ve temin edecektir. Ayrıca, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen izin, ÇED yönünden uygun görüş olarak kabul edilecek. Bunun dışında, ÇED sürecinde ilgili kurumlar görüşlerini en geç üç ay içinde verecek. Kurumların ilave süre talep etmeleri halinde en fazla bir ay ek süre verilecek. Tüm değerlendirmelerini tamamlayarak bu süreler içinde görüş bildirmeyen kurumun görüşü olumlu kabul edilecek ve ruhsatlandırma süreci içerisinde ilgili izinleri vermiş kurumlar ÇED sürecinde olumsuz görüş veremeyecek. ÇED olumlu kararı alınan madencilik faaliyetleri için, ilgili kurum tarafından varsa mali yükümlülükler alınarak en geç bir ay içinde diğer işlemler tamamlanacak.
• Söz konusu değişiklikler ile stratejik ve kritik madenlere ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Bunlar şöyle özetlenebilir:
  • Millî Savunma Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşleri alınarak Bakanlık tarafından tespit edilecek olan stratejik veya kritik madenlerin tanımları yapıldı.
  • Stratejik veya kritik madenlere ilişkin madencilik faaliyetleri için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümleri doğrultusunda acele kamulaştırma yapılabilecek.
  • Bir önceki yıldaki üretim miktarının yüzde onunu geçmemek kaydıyla stratejik veya kritik madenlerin belirli bir oran veya miktarda ruhsat sahiplerince stoklanmasına Cumhurbaşkanı tarafından karar verilebilecek.
• İlgili kurumlar tarafından özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, sulak alanlar, yaban hayatı koruma sahaları, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri, turizm merkezleri, kıyı koruma alanları, askeri yasak bölgeler gibi Maden Kanunu’nun 7. maddesinde sayılan alanlarda ruhsat düzenlenmesi öncesinde IV. Grup ile stratejik veya kritik madenlere ilişkin gerekli izinlerin verilmemesi hâllerinde; sahanın rezerv potansiyeli, yeri, cinsi ve ekonomiye katkısı gibi hususlar dikkate alınarak Bakanlık tarafından yapılacak başvuru üzerine izin hakkında nihai karar, üstün kamu yararı çerçevesinde Kurul tarafından verilecek. Kurul, madencilik faaliyeti lehine karar verirse ilgili kurum bir ay içinde izin kararını MAPEG’e gönderecek ve ruhsat düzenlenecek.
• Rehabilitasyon bedeli, işletme ruhsat bedeli kadar olacak. Tahsil edilen bedeller vadeli hesapta nemalandırılacak. Rehabilitasyon bedeli ve nema geliri; sadece rehabilitasyon için kullanılacak, haczedilemeyecek, rehnedilemeyecek ve temlik edilemeyecek. Nemalandırmaya ilişkin diğer hususlar Bakanlık tarafından yönetmelikle belirlenecek.
• Madencilik faaliyeti yürütülen alanların rehabilitasyonunun sağlanması amacıyla MAPEG tarafından belirlenen yükümlülükler yerine getirilinceye kadar MAPEG tarafından üretim faaliyeti durdurulabilecek.
• İşletme izni olan maden ruhsatlarından her yıl en az ruhsat bedelinin %50 fazlası kadar Devlet hakkı alınır. Bu miktar eski düzenleme döneminde ruhsat bedeli kadardı.
• Bu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihte ruhsat sahibi veya rödövansçı olan gerçek veya tüzel kişiler tarafından ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin, (i) tapuda zeytinlik olarak kayıtlı veya fiilî olarak üzerinde zeytinlik bulunan Maden Kanunu’na ekli “Harita ve Koordinat Listesi” sınırları içindeki alanlara denk gelmesi ve (ii) faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda, (a) madencilik faaliyeti yürütülecek kısımdaki zeytin ağaçlarının maden sahalarının bulunduğu ilçe ve il sınırlarına öncelik vermek suretiyle taşınmasına, (b) sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve (c) bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlık tarafından izin verilebilecek.
• Zeytin ağaçlarının taşınmasından kaynaklanan tüm masraf ve taleplerden madencilik faaliyeti yürütmesi yönünde lehine karar verilen kişi sorumlu olacak. Zeytin ağaçlarının taşınmasının mümkün olmadığı durumlarda ise, ilgili sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlık tarafından izin verilebilmesi için, iznin öncesinde aralarında biyolog ve ziraat mühendisinin de bulunduğu uzman kişilerden alınan görüşler doğrultusunda Bakanlık tarafından belirlenecek alanda dikim normlarına uygun, faaliyet yürütülecek alan ile eş değer büyüklükte izin verilecek maden sahalarının bulunduğu ilçe ve il sınırlarına öncelik verilmek suretiyle taşınan ve taşınamayan zeytin ağacı sayısının en az iki katı zeytin ağacı ile oluşan zeytin sahası tesis edilmesi zorunlu olacak.
• Bu düzenleme kapsamında zeytinlik olarak kayıtlı alanlar veya fiilî olarak üzerinde zeytinlik bulunan alanlarda madencilik faaliyeti yürütülen her yıl için, bu sahaların rehabilitasyon çalışmalarını temin etmek üzere ruhsat sahibinden işletme ruhsat bedeli kadar ayrıca tahsilat yapılacak. Bu sahalar madencilik faaliyetlerinin öncesinde sahada bulunan zeytin ağacı sayısı ile aynı sayıda zeytin ağacı dikilerek rehabilite edilecek. Zeytin ağaçlarının taşınması ile zeytin sahası tesis edilmesine ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından belirlenecek.
• Zeytinliği kamulaştırılan maliklerin talebi üzerine, ÇŞİDB tarafından uygun görülen Hazine taşınmazları ile maden sahasının bulunduğu il sınırlarındaki kamu iktisadi teşebbüslerince (KİT) uygun görülen ilgili KİT’e ait taşınmazlar, yeni zeytin bahçelerinin kurulması veya mevcut zeytin ağaçlarının taşınması amacıyla harca esas değerin %1’i üzerinden doğrudan 20 yıllığına kiralanabilecek; bakım yükümlülüklerini yerine getiren ve talepte bulunan kiracıların sözleşmeleri 10’ar yıllık dönemlerle uzatılabilecek.

3. Çevre mevzuatına ilişkin düzenlemeler

7554 sayılı Kanun ile Çevre Kanunu’nun ÇED süreçlerini düzenleyen 10. maddesinde de değişikliğe gidildi. Değişiklik ile, (i) 10. maddeden “veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı” ifadesi çıkarıldı ve (ii) “Ancak, bu durum söz konusu teşvik, onay, izin ve ruhsat süreçlerine başvurulmasına engel teşkil etmez.” ifadesi aynı fıkranın sonuna eklendi. Bu değişiklik ile, söz konusu “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı” ifadesinin kamuoyu nezdindeki sebep olduğu yanlış anlaşılmaların engellenmesi amaçlandı.
Buna ek olarak ilgili değişiklikler çerçevesinde, ÇED olumlu kararı alınmadan da teşvik, onay, izin ve ruhsat süreçlerine başvuru yapılabileceği açıkça belirlendi. Dolayısıyla, diğer teşvik, onay, izin ve ruhsat başvuru süreçlerinin aynı süre zarfında yürütülebilmesi mümkün olacak.
Sonuç
Sonuç olarak, 7554 sayılı Kanun ile çevre, yenilenebilir enerji ve madencilik alanlarında yapılan düzenlemeler, yatırım süreçlerinin hızlandırılması, çevresel sürdürülebilirliğin güçlendirilmesi ve stratejik kaynakların etkin yönetimi açısından önemli bir dönüşüm sürecini başlatmaktadır. ÇED süreçlerinin eş zamanlı yürütülebilmesi, yenilenebilir enerji yatırımlarının önündeki bürokratik engellerin azaltılması ve madencilik faaliyetlerinde çevreyle uyumun artırılması gibi hedefler, hem yatırımcılar hem de kamu yararı açısından dengeli bir yaklaşım sunmaktadır. Bu kapsamda getirilen yeni yükümlülükler ve teşvik mekanizmaları, Türkiye’nin enerji arz güvenliği ve çevresel sorumluluk hedeflerine ulaşmasında kritik rol oynayacaktır.

^[1] “Kurul”, Cumhurbaşkanı tarafından görevlendirilen Cumhurbaşkanı yardımcısının başkanlığında; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı ile izinler hakkında karar vermeye yetkili bakanlıkların bakanlarından oluşan, çalışma usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenecek olan kurulu ifade eder.